2020 Mw. 6.9 Sisam (Samos) Depremi Fay Geometrisi ve Kayma Dağılımının Jeofizik ve Jeodezik Veriler ile İncelenmesi
Figen Eskiköy1, Seda Özarpacı2, Alpay Özdemir2, M. Hilmi Erkoç2, Efe Ayruk2, İlay Farımaz2, Ali Özgün Konca3, Uğur Doğan2, Semih Ergintav 3
(1) Boğaziçi Üniversitesi, Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, Jeofizik Anabilim Dalı, İstanbul, (2) Yıldız Teknik Üniversitesi, İnşaat Fakültesi, Harita Mühendisliği, Jeodezi Anabilim Dalı, İstanbul, (3) Boğaziçi Üniversitesi, Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, Jeodezi Anabilim Dalı, İstanbul,
30 Ekim 2020 tarihinde yerel saat ile 14:51’de Sisam (Samos) Adası açıklarında Mw6.9 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmiştir. Depremi izleyen ilk üç günde Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE) tarafından (M>1) ~1800 adet artçı deprem kaydedilmiştir. 1 Kasım 2020 Pazar Günü, TÜBİTAK tarafından sağlanan Acil Gözlem desteği ile bölgedeki Türkiye Temel GPS Ağı (TUTGA)’na ait noktalarda deprem anı deformasyonların belirlenmesi amacıyla GPS ölçme kampanyası gerçekleştirilmiştir. Kampanya GPS ölçüleri, bölgede bulunan TUSAGA-Aktif GNSS ağına ait istasyonlar ve Yunanistan tarafından işletilen GNSS istasyonları ile sıklaştırılarak depremin meydana getirdiği deprem anı yer değiştirme deformasyonları geniş bir alanda kestirilmiştir. Bölgedeki en büyük deprem anı yer değiştirme, fayın güneyinde Sisam Adası’nda yatay bileşende 37 cm ve düşey bileşende 8 cm, fayın kuzeyinde, Seferihisar’da ise yatay bileşende 10 cm, düşey bileşende 2 cm olarak ölçülmüştür. Ayrıca, Avrupa Uzay Ajansı'na ait Sentinel-1 A/B uydularının radar verileri işlenmiş ve sentetik açıklık radarı interferometrisi (InSAR) tekniği ile depremin yüzey yer değiştirmelerini içeren interferogramlar oluşturulmuştur. JAXA’dan temin edilen ALOS verileri ile alansal kontrol artırılmıştır. InSAR verisinden mümkün olduğunca fazla yararlanabilmek ve modellemede kontrolü sağlayabilmek adına muhtemel farklı çiftler üzerinde iyileştirme çalışmaları devam etmektedir. Jeodezi verileri kullanılarak elde edilen ilksel modeller depremin 35 ±5 km uzunlukta, doğu-batı uzanımlı, kuzeye ~45 derece eğimle dalan normal fay geometrisinde bir kırık oluşturduğunu ve ortalama ~2 m kayma meydana geldiğini göstermektedir. Analiz sonuçlarına göre fay geometrisi ve odak mekanizma çözümleri bölgenin KG açılma tektoniği ile uyumludur.
AFAD ve KRDAE kataloglarından faydalanılarak oluşturulan deprem kümesinde konumların iyileştirilmesi çalışmalarına başlanmış olup, özellikle M>4 olan tüm depremlerin odak mekanizma çözümleri yapılmaktadır. Ayrıca 1Hz GPS verilerinin de sismoloji verilerinin desteklenmesinde kullanılması planlanmaktadır. Jeodezi ve sismoloji dalga biçimlerine ait verileri birlikte kullanarak; depreme neden olan fayın kinematik ve dinamik özelliklerinin araştırılması, kayma dağılımının elde edilmesi amaçlanmaktadır.
Bu çalışma, T.C. Strateji ve Bütçe Başkanlığı 2007K12-873 numaralı TAM Projesi ve TÜBİTAK tarafından Deprem Odaklı Yer Bilimleri Araştırma Alanı Saha Çalışması kapsamında desteklenmiştir.